Teratojenite – Uzun süreli riskler

1- İngiltereli bir doktor anlatıyor: Çocukluğumuzda ayakkabı almaya gittiğimizde, skopi cihazı ile röntgen  verilerek ayaklarımıza ayakkabının tam oturup oturmadığını kontrol ederlerdi. Sonradan öğrendik ki, güvenilir radyasyon dozu diye bir şey yokmuş. Ne kadar çoksa zarar da o kadar çokmuş...

2- Asbest, balata yapımında kullanılan bir madde. Asbest, kanser yaptırdığı kesin bilinen bir madde. Ancak asbestin zararlarının kısa sürede ortaya çıkmaması, uzun süre kullanımına neden olmuş. Şimdi asbeste maruz kalan kişilerin Akciğer kanseri olmalarını bekliyoruz. Elimizden bir şey gelmeden hem de... Maksimum kanser yapıcı etkinin 2010 yılında olması bekleniyor...

3-Talidomid, gebe kadınlara bir dönem kusmaları önlesin diye verilmiş, Ancak yıllar sonra doğan bebeklerdeki, kolsuz bacaksız doğum oranının artışının sorumlusunun bu ilaç olduğu  anlaşılmış.  

4- DES, yine gebe kadınlara bir dönem düşüğü önlemek amacıyla verilmiş. DES alan kadınların bebekleri düşmeyince herkes çok sevinmiş. Hele bir de bu bebeklerin sağlıklı doğması mutluluğu artırmış. Ama sonra bu sevinç yerini bir felaket duygusuna terketmiş. Çünkü bu bebeklerde ergenlik çağında vajen kanserleri gelişmiş.  

5- İlaç firmaları elbette bir takım araştırmalar yaparak ilaçları piyasaya sürerler. Ancak unutmamamız gereken sonuçta bu firmaların kar amacı güttükleridir.  

6- Bir sigara firması, kansere yol açtığı düşünülen bir filtre sistemini, daha uzun yıllar kullanmaya devam etmiş.  

7- Yine aynı firma, kansere kesin olarak sigaranın yol açtığını uzun yıllar, kendileri bilmelerine rağmen halktan gizlemişler.  

8- Baz istasyonlarının yaydığı elektromanyetik ışımanın zararlarını bu sektörden para kazanan cep telefonu şirketleri kabul etmiyor, ancak halk sağlığı uzmanları ısrarla zararlarını işliyorlar.  

9- Bazı gebelere düşükleri önlemek amacıyla verilen ilaçlarının şu ana dek saptanmış çok önemli bir yan etkisi bulunmamış. Ama bu ilacı bilinçsizce kullanmamızı gerektirmez.  Hele de ilaç kullananlarla kullanmayanlar arasındaki düşük oranı aynı iken.  

Bütün bunların bize gösterdiği şu: En basit vitaminin , ağrı kesicinin, düşük önleyicinin, bulantı gidericinin dahi zehir etkisi vardır. Bu etki uzun yıllar sonra ortaya çıkabilir.  Bu yüzden çok zorunlu durumlar haricindeki olgulara ilaç vermekten biz hekimler kaçınmalı, insanlar da kullanmadan önce gerçekten kullanmam şart mı sorusunu kendilerine ve hekimlerine sormalıdır.  

Kadın Hastalıkları ve Doğum
Metin ULUSOY